Gördüğünüz gibi, gemiler boyut, biçim ve daha birçok özellikleri bakımından birbirleriyle ayrılıklar gösterirler. Buna da şaşmamak gerekir; çünkü her gemi değişik amaçlarla ve değişik hızda yol almak üzere yapılmıştır. Değişik olan yalnız geminin su üstündeki bölümü değildir. Gemilerin suyun altında kalan kısmı da birbirinden değişiktir. Genellikle geminin teknesi elden geldiğince akış çizgisi biçiminde yapılır. Böylece suyun direncinin, ya da çekişinin elden geldiğince az olmasına çalışılır. En ideal akış çizgisi biçimi, uzatılmış bir gözyaşı damlası biçimidir.
Gemilerin işleyiş Mantığı ve Kullanılan Teknolojiler
Gemi planı çizen kimseye “gemi mimarı” denir. Gemi mimarı uygun bir gemi projesi hazırladıktan sonra, bir deneme havuzunda maket gemilerle birçok deneme yapar. Gerçek büyüklükteki geminin denizde karşılaşabileceği çeşitli koşulları taklit ederek, proje üzerinde buna göre değişiklikler yapar. Maketler üzerindeki deneylerinden yeterli sonuçlar alınca, geminin ayrıntılı projelerini çizmeye koyulur. Gemi işte bu projelere uygun olarak yapılır.
Geminin teknesi de, birçok başka bölümü de binlerce çelik levhanın birbirine eklenmesi yoluyla yapılır. Eskiden bu iş “perçinleme” yöntemi ile yapılırdı: levhalar birbiri üzerine bindirilir, üzerlerindeki deliklerden akkor halinde çiviler geçirilerek çakılırdı. Bugün ise hemen bütün gemiler “kajınak” yöntemiyle yapılıyor; yani çelik levhalarda ek yeri daha sağlam olduğu gibi, lev
halarm birbiri üzerine bindirilmesi gerekli olmadığından, geminin ağırlığı da daha azdır. Önce levhalar standart ölçüdeki çelik levhalardan istenen biçimde kesilir. Kesme işlemi elle yapılır. Kıvrılıp eğim verilmesi gereken levhalar —örneğin geminin pruvasmdaki ve kıçındaki levhalar— muazzam büyüklükte hidrolik preslerde biçimlendirilir.
Bugün gemilerin çoğu “prefabrikasyon” yöntemiyle yapılmaktadır. Teknenin bütün bölümleri üstü kapalı bir montaj atelyesinde hazırlanır. Sonra bunlar kızak yerinde birleştirilip monte edilir. Bu yöntem teknenin levha levha, açık havada yapılmasından çok daha hızlı sonuç verir.
Tekne biçimini alınca, çevresine bir yapı iskelesi kurulur. Bu iskelede önce kaynakçılar, sonra da boyacılar çalışır. Ağır makinelerin çoğu teknenin inşası tamamlanmadan önce, güvertelerin altına yerleştirilir. Sonra gemi yağlı tahtadan bir kızağa alınır, yedekte çekilerek donatım atel-yesine getirilir. Burada geri kalan makineler takılır, üst yapı eklenir, kamaralar döşenip süslenir. Sıra şimdi geminin denizde denenmesine gelmiştir. Geminin istenen nitelikte ojup olmadığı bu deneme sonunda anlaşılır.
