Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde kaybolan ve cansız bedeni Eğertutmaz Deresi’nde bulunan 15 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetiyle ilgili soruşturma tamamlandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran, amca Salim Güran ve komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçlamasıyla hazırlanan iddianameyi 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilen 4 sanık, 7 Kasım’da hakim karşısına çıkacak.
İddianamenin tamamlanmasının ardından baba Arif Güran, ilk kez konuşarak katilin Nevzat Bahtiyar olduğunu ve ailesine iftira atıldığını iddia etti.
“Hem Canımı Alıyorlar, Hem Ailemi Cezaevine Koyuyorlar”
Baba Arif Güran, cinayetle ilgili önemli delillerin göz ardı edildiğini ve ailesinin haksız yere suçlandığını söyledi. “Nevzat Bahtiyar katildir” diyen Güran, hem eşinin hem oğlunun hem de kardeşinin suçsuz yere cezaevinde tutulduğunu savundu:
“Bu iddianamede eşimi, oğlumu ve kardeşimi suçluyorlar. Nevzat Bahtiyar benim evime bile gelemez. Geldiyse balkonda ya da bahçede oturmuştur. Hem canımı alıyorlar, hem de oğlumu, karımı, kardeşimi cezaevine koyuyorlar. Kızım Türkiye’nin simgesi oldu. Halk, bu cinayetin aydınlatılmasını istiyor. 50 baro başkanı da mahkemeye katılacak. Biz de orada olacağız, zorla değil, kendi isteğimizle gideceğiz.”
“Dara-2 Üssünün Kameralarına Bakılsın”
Arif Güran, cinayeti çözebilecek kritik kamera kayıtlarının kullanılmadığını iddia ederek askeri bölge ve MOBESE kayıtlarının incelenmesini istedi. Güran, söz konusu kameraların cinayeti aydınlatacağına inandığını dile getirdi:
“Cinayeti işleyenin kim olduğunu öğrenmek istiyorum. Kızımın yukarı çıkmadığını en başından beri söylüyorum. 800 metre uzağımızda kamera var. Havalimanının MOBESE kameraları da bu alanı net bir şekilde görüyor. Dara-2 askeri üssünde 3 kamera var. ‘Güneş vurduğu için görüntü alınamamış’ deniliyor. Nevzat’ın dereye gitmesine de güneş mi vurdu? Orada kamera var, ama kızımın rampaya çıktığı bile görünmüyor. Havaalanı kamerası, 20 kilometre mesafeden yüz tanıması yapabiliyor. Orası 5 kilometre mesafede. Kızım patikayı aştı mı, aşmadı mı görmek bu kadar mı zor?”
“Kameralar İddianameye Girerse Cinayet Çözülecek”
Güran, iddianameye girmeyen kritik kamera kayıtlarının delil olarak kullanılmasını talep etti. Kameraların incelenmesi durumunda katil ya da katillerin kim olduğunun kesinleşeceğini savunan Güran, “Dara-2 üssünün kameraları incelense her şey ortaya çıkacak” diyerek tepki gösterdi:
“HTS kayıtlarını gösteriyorlar. Nevzat, kızımın rampayı aşmasına izin vermedi. HTS kaydı bir metre bile şaşmıyor. Bir adım daha ötede oturma odamı, bir diğer adımda mutfağımı gösteriyor. Bu kadar net olan bir tespiti kabul edemem. Benim için tüm sanıklar müebbet hapis alsa da fark etmez. Kızımın katili bulunmadıkça adalet yerini bulmuş olmaz. Dara-2’nin iddianameye alınmasını istiyorum. Bu yapıldığında cinayet çözülecek.”
“Kızım Benim Dünyamdı, Hayatım Kızımdı”
Baba Güran, suçsuz olduğuna inandığı ailesini ziyaret etmekten kaçındığını ifade ederken, kızının ölümüyle dünyasının yıkıldığını söyledi:
“Nevzat Bahtiyar’dan başka katil yok. Ona iftira atıldığını söylüyorlar ama ortada iftira falan yok. Devlet, katilin lafını dinleyerek eşimi, oğlumu ve kardeşimi cezaevine koyuyor. Elinde delil varsa tutuklasınlar, itirazım yok. Ama benim gözümde ailemdir, devletin gözünde şüpheli olabilirler. Cezaevine bir kere bile gitmedim, onları ziyaret etmedim. Kızım benim için çok farklıydı. Hayatım, dünyam kızımdı. 5 çocuğum var ama Narin başkaydı. Allah, hakkımı bırakmasın.”
7 Kasım’da Hakim Karşısına Çıkacaklar
Cinayetle ilgili yürütülen soruşturmanın ardından hazırlanan iddianame Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran, amca Salim Güran ve komşu Nevzat Bahtiyar hakkında “iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor. 7 Kasım’da yapılacak duruşmada sanıklar ilk kez hakim karşısına çıkacak.